Yabancılar için Türkçe “-(y)IncA / -DIğI zaman / -DIğIndA”
Fiil + -(y)IncA / -DIğI zaman / -DIğIndA
Bu zarf fiil yan cümledeki eyleme gelerek temel cümledeki eylemin gerçekleşme zamanını, ne zaman gerçekleştiğini ya da gerçekleşeceğini belirtir. Cümleye zaman anlamı verir.
“-dığında” ve “-dığı zaman” ekleri eşanlamlıdır.
“-dığında” and “-dığı zaman” The forms are synonymous.
Örnek Cümleler:
- Tatile çıkınca / çıktığım zaman / çıktığımda her gün denize girerim.
- TÖMER’e başlayınca / başladığım zaman / başladığımda hiç Türkçe konuşamıyordum.
- İstanbul’a gidince / gittiğim zaman / gittiğimde çok şaşırmıştım.
- Eve dönünce / döndüğün zaman / döndüğünde yemek yapman gerekiyor.
- Ders başlayınca / başladığı zaman / başladığında aniden telefonum çaldı.
- Yatmadan önce kitap okuyunca / okuduğum zaman / okuduğumda uykum geliyor.
- Annem beni aramayınca / aramadığı zaman / aramadığında merak ediyorum.
- Yeni bir dil öğrenince / öğrendiğin zaman / öğrendiğinde daha kolay iş bulabilirsin.
- TÖMER bitince / bittiği zaman / bittiğinde ülkeme döneceğim.
- Yaz geldiği zaman / geldiğinde / gelince kendimi daha mutlu hissediyorum.
- Kardeşim eve geç gelince / geldiği zaman / geldiğinde babam çok sinirlenir.
- Okula gidince / gittiğim zaman / gittiğimde arkadaşlarımla sohbet ederim.
- Dersten çıkınca / çıktığım zaman / çıktığımda yemekhaneye gideceğim.
- Sınav başlayınca / başladığı zaman / başladığında lütfen sessiz olun.
- Türkiye’ye gelince / geldiğim zaman / geldiğimde hiç Türkçe konuşamıyordum.
- Ders çalışmayınca / çalışmadığım zaman / çalışmadığımda evde film izlerim.
- Korona virüs bitince / bittiği zaman / bittiğinde dünyayı gezeceğim.
- Biraz düşününce / düşündüğüm zaman / düşündüğümde cevap vereceğim.
- Türkiye’ye gelince / geldiğim zaman / geldiğimde insanlarla konuşmakta zorlanıyordum.
Not: “-(y)Inca” eki cümleye zaman anlamıyla birlikte sebep (neden) anlamı da verir. (Bu kullanım -DIğI için ile aynı anlamdadır.)
Örnek Cümleler:
- Yıllardır görmediği arkadaşını görünce çok sevindi.
- Sinan sevgilisi gidince hayata küstü; artık kimse ile görüşmüyor.
- Elektrik faturasını ödemeyince elektrikleri kesilmiş.
- Yaşlı adam merdivenden düşünce bacağını kırmış.
- Torunları gel meyince yaşlı kadın çok üzüldü.
- Seni görmeyince çok korkuyorum ve üzülüyorum.